Çarşamba, Kasım 08, 2006

Dürümcü Baba / Yeşilköy

Canınız bu akşam bir dürüm çeker mi?

Çekerse haber verinde size bir yer tarif edeyim. Aslında bu akşam bende yeni öğrendim ama iyi ki de öğrenmişim diyeceğim yerlerden.

Bu akşam yoğun bir bölge toplantısından sonra kaçamak yapıp "auto show" a gidelim dedim. Aperatifi CNR fuar merkezinde bir birinden gusel arabalar ile yaptık (buna aperatifmi, ana yemekmi, tatlımı denir orayı şimdi karıştırmayın). Özellikle fuar ilk kez bu sene internasyonal boyut kazandığı için olsa gerek yeni konsept ve daha satışına başlanmamış modelleri bir arada görebildik. Benim gibi araç delilerine yemek öncesi tatlıyı damardan verince açlık zayıflıyor ama ...

Sonra bir arkadaşın tarifi ile kendimizi "dürümcü baba" da bulduk. Burası CNR dan çıktıktan sonra havaalanı etrafından tur ile gelinen yeşilköy girişine çok yakın, Yeşilköy Migros'un hemen yakınında çarşıda.

Çok işlek bir yer olmasına rağmen park yeri bulabiliyorsunuz. Sonra içeri girince adamların küçük bir dükkanı büyüterek gittiğini eklemelerden anlıyorsunuz (birazda bilenler söylüyor:)). "Galiba iyi iş yapıyorlar" demeye kalmadan, artık bu tip yerlerde klasikleşen ünlülerin diz dizi resim çerçevelerine rastlıyorsunuz (bu hala etki yapıyomu bilmiyorum ama bana itici gelmeye başladı).

Sonra sıcak bir ahşap dekorla çevrilmiş ve aynı ağaçlardan piknik masaları gibi oluşturulmuş banklardan birine kendinizi bırakıyorsunuz. Biraz rahatsız yapılmışta olsalar sohbetin içinde kayboluyorlar. Sadece bütün gece masaların sıkışıklığından kaynaklanan arkanızdaki adamın sallanmasına "acep deprem mi?" telaşları ile katlanmanız ve "ha duracak deyip sonra acıdan bir ısırık daha aldığında devam eden telaşlı vuruşlar dışında, yaa sabır muhabbeti bozdurmamlarla" ortam sizi de içine alıveriyor.

Dürümler lezzetli ama çok özel bir tat vermiyor, fiyatları ise ünlü tablolarına rağmen makul gözüküyor. Adına bakarak sadece dürüm var sanmayın. Genis bir menu secenegi sunuyorlar et agırlıklı olsada cop sisten baslayarak cogunu denbileceginiz izlenimide kokuyor. Sunumları fena degil ama bana renksiz geldi biraz daha bol yesillik ve taze lavasla yapılabilirdi gibi geliyor. Ama ezmesi cook lezzetli bir o kadar da tatlı !! Garsonların kibarlığı eğitime ihtiyaç sinyallerini yaklaştırsada ortam şunu rahatlıkla anlatıyor. "Yemek bahane aslında önemli olan sohbet". Özellikle bir de Türk kahveleri patlatılınca insan guzelliğin mekanda değil kalpte olduğunu daha da anlıyor.

Lezzetle kalın,