Cuma, Mayıs 02, 2008

Bu sefer Antakyaya uzandık ...









Hani derler ya ... "bir kahvenin kırkyıl hatırı vardır" sanırım bunun bendeki karşılığı lezzetli yemek :)



Evet sanırım Mart ayıydı (evet yeni yazıyorum anlayın yoğunluğumu) bir ik danışmanlık için Adana ya gitti oradanda Uğur Beyle ver elini Antakya ve onun deyimiyle "en keyifli yeri" Anadolu Restoranı (Çarşı merkezde) , eee buraya gelmişken yöresel yemekleri tatmadan gidilmez ki...



Üstelik bu restoran yemekleri kadar "Asi" dizisinin burada çekilmesiylede tanınmış, ben şef garsonumuz Sedatın resmini alayım dediğimde, Uğur Bey "o çoktan meşhur" diyerek bu açıklamayı yaptı.



Neler yemedik ki

Kabak borani (kabak, patates gibi sebzelerden oluşan çorbanın koyusu ekişili) ,

Ispanaklı ekmek (gözleme gibi ama ekmek niyetine yiyorlar),

Kekik salatası (zahter diyorlar),

Mumbar (bağırsak içine pirinç ve etten oluşan dolma),

Abuhannuş (Birçeşit patlıcan salata),

Fıstıklı-tereyağlı humus,

Kağıt ve tepsi kebabı da (bkz resimler) bunlara eklenince "tamam çatladığımızı itiraf ediyorum" Türkiye nin neredeyse her iline gitti ve hemen hemen her yerel lezzeti tattım ama arada Antakyayı nasıl atlamışım ...
















Tabi bunlara yemek sonu neyi eklemek gerekir...

Künefeeeee, evet Antakyanın en meşhur ismi bilineni

Bakalım burada nasıl farklı oluyor deyip doymamıza rağmen bu lezzeti atlayamadık. İyi ki de denemişiz hani her yerde yapıyorlar ama gerek peynirin lezzeti, bolluğu, kadayın kızarması ve üzerindeki fıstıklarla (kendim anlatırken ağzımın suyu akıyor) yemeğin üzerine tam bir ziyafet oldu

Bütün bu lezzetlere Restoranın kibar servisi ve güler yüzü eklendi. Nasıl ağırlayacaklarını biliyorlar.
Fiyatlar mı?
İstanbuldan giden için :)
Evet bu keyifli yolculuğun sonuna geldik. Buradan İskenderuna geçtik ve orada da deniz kenarında çok eski ve keyifli bir pastahane var orada mola verebilirsiniz özel bir lezzeti yok ama deniz ruhunuzu dinlendirecektir.
Evet şimdi buradan Adanaya geçiyoruz bakalım oradan neler anlatacağım size
Lezzetle kalın,